Rıza Bey Apartmanı davası: Mahkeme heyeti çekildi
Depremde yıkılan ve 36 kişinin hayatını kaybettiği Rıza Bey Apartmanı’na ilişkin davada mahkeme heyeti, kendilerine yönelik eleştiriler nedeniyle çekilme kararı aldı. Duruşma, 15 Eylül’e ertendi.
İzmir’de 30 Ekim 2020’de meydana gelen depremde 36 kişinin hayatını kaybettiği, 17 kişinin yaralandığı Rıza Bey Apartmanı’nın yıkılmasına ilişkin haklarında dava açılan 2’si tutuklu 15 sanığın yargılanmasına bugün İzmir 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Tutuklu sanıklar mimar A.S.B. ve yapı müteahhidi H.H.Ö. bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılırken, bazı tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ve müştekiler de salonda hazır bulundu.
Evrensel’in aktardığına göre duruşma savcısının değiştiği davada ilk olarak sözü, müşteki avukatlarından Zeynep Sedef Özdoğan aldı. Özdoğan, “Bir önceki duruşmadan 3 gün sonra 6 Şubat’ta ülke çapında büyük felaket yaşandı. Resmi rakamlara kadar 50 bin vatandaş yaşamını yitirdiği açıklansa da biz sayının çok daha fazla olduğunu biliyoruz. Bu kadar büyük yıkım yaşandığı halde ülkede inşaat sektörü rant ekonomisine dönüşmüştür. İzmir Barosu’na bağlı 2 avukat arkadaşımız, 30 Ekim depreminde Rıza Bey Apartmanı’nda yaşamını yitirdi. Avukat arkadaşlarımızın ailesi psikolojileri uygun olmadığı için duruşmalara gelemiyor. İzmir Barosu’nun müdafiliğini geçen duruşmada aldığınız kararla ortadan kaldırmıştınız, bu kararınızdan geri dönmenizi talep ediyoruz. Bayraklı Belediyesi’nden istenen belgelerin gönderilmemesini ciddiyetsiz olarak değerlendiriyoruz” dedi.
‘SANIKLARIN SERBEST DOLAŞMASINI VİCDANIMIZ KABUL ETMİYOR’
Rıza Bey Apartmanı’nda ailelerinden 5 kişiyi kaybeden Yücel ailesinin avukatı Dilek Güzel ise “Rıza Bey Apartmanı’nda 36 kişi yaşamını yitirdi. 30 Ekim depremi sonrası açılan diğer davalar sonuçlanmışken, bu davanın devam etmesi ve sanıkların ellerini kollarını sallayarak dolaşmasını vicdanımız kabul etmiyor. Yeni bir bilirkişi heyetinin atanmasını doğru bulmuyoruz” dedi.
MÜTEAHHİTTEN TAHLİYE TALEBİ
Daha sonra söz alan Rıza Bey Apartmanı müttehitti tutuklu sanık H.H.Ö., “Sonradan yapılan değişikliklerle bina yıkılmıştır. Binanın içinde dokunmadık yer bırakmamışlar, epoksi işleri yapılmış. Projelerini eksiksiz yaptım. Benim bu binadan mesul tutulmamam gerekir. Boşatma kararı alınmasına rağmen boşaltılmamasından ben sorumlu değilim” diyerek tahliye talebinde bulundu.
Diğer tutuklu sanık fenni mesul müdürü mimar A.S.B. de tahliyesini isteyerek, “Ben Kızılkanat Şirketi’nin ortağı değil, genç bir mimardım. Şirkette çalışandım. İskender Kızılkanat kendi sorumluluklarını benim üzerime yüklemeye çalıştı. İskender Kızılkanat, bizi böyle kullanmasına izin vermeyeceğim. Bu fenni mesullükten dolayı bir kuruş para almadığım gibi gerçek fenni mesulde değilim. Belediye tarafından 3. riskli bina olarak belirlenmiş fakat yıkım sağlanmamıştır” iddiasında bulundu.
DURUŞMA 15 EYLÜL’E ERTELENDİ
Müşteki avukatların mahkeme heyetinin tutumunu eleştirme üzerine heyet, eleştiriyi, reddi hakim olarak kabul etti. Avukatlar heyeti reddetmediklerini savunsalar da mahkeme heyeti davadan çekilme kararını açıkladı. Tutuklu sanıkların tutukluluk hallerine devamına karar verilirken, bir sonrası 15 Eylül tarihine ertelendi.
Heyetin davadan çekilme kararını ise 6’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi değerlendirecek.