‘Meclis halkın Meclis’i olacak’ diyorduk, şimdi onu yapmaya çalışıyoruz
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, TV100 ekranlarında Uğur Dündar ile Haftanın Panoraması programının konuğu oldu. Programda Dündar’ın sorularına yanıt veren Baş, Türkiye gündemine ilişkin de açıklamalarda bulundu.
Türkiye’deki siyaset anlayışının değişmesi gerektiğini söyleyen Erkan Baş, emekçilerin, kadınların ve gençlerin Meclis’te daha fazla temsil edilmesinin önemine vurgu yaptı. “Biz bir kere dünyayı ve ülkemizi de emek ekseninde değerlendiriyoruz bizim kırmızı çizgimiz emektir, alın teridir ve her emekçi siyasi görüşü, düşüncesi, daha önce oy verdiği parti inancı, etnik kökeni, cinsel kimliği ne olursa olsun bizim açımızdan temel bir kıstas var; emekle sermaye arasındaki mücadelenin hangi tarafındasın? Biz soruyu buradan soruyoruz” diyen Baş şöyle devam etti:
“Sadece iktidarla da sınırlı tutmuyorum, Türkiye’de siyaset düzeni bozuk. Şunu kastediyorum: Yurttaşın yüzde 99’unun emeğiyle, alın teriyle yaşadığı bir ülkede parlamentoda neredeyse hiçbir emekçinin olmaması aslında ne kadar anormali yaşadığımızı gösteriyor. Ülkenin yüzde 50’si kadınlardan oluşuyor parlamentoda kadınların oranı yüzde 17.
Türkiye’de ağzını açan her siyasetçi gençliğin öneminden bahsediyor parlamentoya bakıyorsunuz gençlikten eser yok. Bir kere bizim hem Emek ve Özgürlük İttifakı olarak hem TİP olarak en temel ayrım noktamız budur. Bu ülkede tırnak içinde söylüyorum ‘sıradan’ insanların siyasette daha fazla söz söylemesi lazım.
20 yıllık AKP iktidarının şöyle bir özetini yapabiliriz bence: AKP iktidarı kadın düşmanıdır ve AKP karşıtı Türkiye’de en kararlı muhalefet hareketi kadın hareketedir. Türkiye’nin ana muhalefeti kadınlardır. İstanbul Sözleşmesi’nde çok kararlı bir mücadele sürdürdüler. Kadın cinayetlerine karşı inanılmaz bir kadın dayanışması örgütlenmiş durumdalar.
‘KADIN DÜŞMANLIĞININ SOMUTLANDIĞI YER CUMHUR İTTİFAKIDIR’
2022 yılı rakamını söyleyeyim size; 381 kadın katledilmiş. 381 kadının katledildiği bir ülkede İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmak nasıl açıklanabilir? Kadının sokağa çıkmasını bile günah ilan eden bir zihniyetle ittifak kurmak, bunları parlamentoya taşımaya çalışmak bu nasıl açıklanabilir? Hiç lafı falan yumuşatmaya gerek yok bu memlekette ciddi bir kadın düşmanlığı var ve bunun somutlandığı yer bugün Cumhur İttifakıdır.
Bu hareket Refah Partisi döneminden bu yana sözde kadını önemseyen, kadını siyasete kazanmayı amaçladıklarını ifade eden bir yaklaşımla geldiler. Şimdi bakın grup başkanvekili, AKP milletvekili sadece bir kanunu savunduğu için ‘Tehdit ediliyorum’ diyor. Kadın düşmanlığının daha belirgin bir hali olabilir mi?”
‘TEMSİL MEKANİZMASININ DEĞİŞMESİ GEREKİYOR’
Programın devamında Türkiye siyasetindeki temsil mekanizmasının yeniden tarif edilmesi gerektiğini söyleyen TİP Genel Başkanı, “Biz de siyasette aslında tam bunu yapmaya çalışıyoruz. O temsil ilişkisini ortadan kaldırarak insanların birilerine ‘Sen git beni temsil et’ demesini yeterli görmüyoruz” dedi.
Yurttaşların siyasete daha fazla katılması gerektiğini belirten Erkan Baş şöyle devam etti:
“Hiç tartışmaya gerek yok bu iktidar işçi düşmanıdır, bu iktidar kadın düşmanıdır, bu ülke genç düşmanıdır. Bunların açıkça ifade edilmesi gerekiyor. Biz de siyasette aslında tam bunu yapmaya çalışıyoruz. O temsil ilişkisini ortadan kaldırarak insanların birilerine ‘Sen git beni temsil et’ demesini yeterli görmüyoruz. Yurttaşın daha katılımcı bir biçimde bu siyasette özne olabileceği bir şey yapıyoruz. Hatta şöyle söyleyeyim; Emek ve Özgürlük İttifakı’nın iddiası şudur: Bizim dışımızdaki bütün ittifaklar yurttaşa seçmen gözüyle bakıyor. ‘5 yılda bir sandığa gitsin oyunu versin ve beni iktidar yapsın ondan sonra evinde otursun.’ Biz yurttaşlık kimliğini haklarıyla, ödevleriyle bir bütün olarak görüyoruz ve bunu daha dinamik bir ilişki haline getirmek gerektiğini söylüyoruz.”
‘MECLİS HALKIN MECLİSİ OLACAK’
Programda partisinin 14 Mayıs’taki seçimlerde milletvekilliği adaylığı için belirlediği isimlere ilişkin de açıklamalarda bulunan Erkan Baş, “Biz ‘Meclis halkın Meclis’i olacak’ diyorduk şimdi onu yapmaya çalışıyoruz” dedi.
“TİP sadece ünlüleri aday gösteriyor” eleştirilerine de yanıt veren Baş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Emine Büyüknohutçu ile henüz tanışmadım. Meryem Göktepe ile bir ay kadar önce tanıştım. İrfan Değirmenci ile daha önce konuk olmuştum. Mehmet Aslantuğ’u partimizin Kültür Sanat Bürosu önerdi. Dediler ki ‘Mehmet Aslantuğ’ adayımız olabilir. Arkadaşlar değerlendirme yaptılar ben de sayın Aslantuğ ile tanıştım. Sohbet ettik birlikte çalışmanın koşulları var mıdır diye baktık sağ olsun kabul etti. Mesela Emine Büyüknohutçu’yu Ekoloji Büromuz önerdi. Bunlar tanınan isimler olduğu için söylüyorum. İstanbul’da bir İGDAŞ işçisi bizim adayımız sevgili Anıl 13 yıldır İGDAŞ’ta çalışan bir arkadaşımız. İzmir’de Mehmet Kani bir üretici köylü arkadaşımız. Mısra Öz… Türkiye’nin en önemli sorunu adalet değil midir? Düşünsenize 5 yıl önce evladını kaybetmiş. Kaza diye adlandırılan katliam. O gün bugündür yapıştı yakasına adalet arıyor. Gerçekten soruyorum, herkes elini vicdanına koysun; Mısra Öz milletvekilliği hak etmeyecek de kim hak edecek?
Sevgili İrfan tabii ki bir ekran yüzü olduğu için toplumun çok geniş kesimlerinin tanıdığı bir isim. Mehmet Aslantuğ yıllardır sinemada emek veren bir arkadaşımız ve dolayısıyla toplum çok tanıyor ve şöyle algılanıyor: ‘TİP ünlüleri mi milletvekili yapıyor?’ 10 tane aday açıklamışız daha. 600 adaydan 10 tanesi açıklanmış. Anıl İGDAŞ işçisi, Meryem Göktepe belediye işçisi. Yıllardır KESK’te görevleri var, yöneticilik yapıyor ve yine adalet mücadelesinin önemli isimlerinden bir tanesi. Mehmet Kani üretici köylü. Şimdi onun yanında İrfan’ı ekleyin artık emekli olacak kadar çalışmış bir gazeteci. Mesela Aylin bugün açıkladık belediye işçisi bir arkadaşımız. Emine Büyüknohutçu doğasına, toprağına sahip çıktığı için annesi babası katledilmiş bir arkadaşımız. Şimdi bu hepimizin sorunu değil mi? Biz Meclis halkın Meclis’i olacak diyorduk şimdi onu yapmaya çalışıyoruz.”
‘ORTAK TEK ADAYLA BU İŞİ BİTİRMEK GEREKİYOR’
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde partisinin tutumuna ilişkin de açıklamalarda bulunan TİP Genel Başkanı şu ifadeleri kullandı:
“Herkes bilsin halka yalan söylemek suçtur bize böyle öğrettiler. Dolayısıyla TİP önümüzdeki seçimlerde iktidar olmayacak. Bunu biliyorum ve biz seçim beyannamemiz ‘Biz iktidara gelirsek şunu yapacağız’ diye yazdığımız bir şey değil. Biz güçlenen bir TİP’in, güçlenen bir Emek ve Özgürlük İttifak’ının neleri yapabileceğini anlatmaya çalışacağız ve ülkeye yeni bir vizyon sunmaya çalışacağız.
Mesela sadece bu 20 yılda ortaya çıkan yıkımın rehabilite edilmesi meselesi değildir. Bu çok önemlidir, bunun için hep beraber iş birliği yapacağız. 3 buçuk yıldır ortak tek adayda bu işi bitirmek lazım diyen bir çizgiden geliyoruz.”